Perşembe, Ocak 17, 2008

TAKVİM

Georges Seurat
The Lighthouse at Honfleur
The National Gallery of Art, Washington, D.C.


Doğum günümde, oğlum bana bir masa takvimi almıştı; her gününde bir resim olan.
Bu bana aldığı ilk hediye değil.
Küçükken, bir anneler gününde kendi sesinden iyi dileklerini söylediği bir kaset doldurmuştu, örneğin.
Elindeki hediye paketini bana verirken anladım ki, beğenmem için özenle seçmiş. Yine de belki küçük bir kuşku ile heyecanlı gibi.

O kadar isabetli bir seçim yapmış ki, oğulkuşum. Öyle gönlüme göre bir armağan ki. Üstelik yıl bitse bile sayfalarındaki resimler için saklanacak.

Çok sevdim, beğendim.

Yukardaki Seurat resmi, takvimin bugünkü yaprağında yer alıyor. Ben de sizinle paylaşmak istedim.

Georges Seurat resimlerini sevdiğim ve Paul Signac'la birlikte puantilist akıma öncülük etmiş bir Fransız ressamı. Yurtdışındaki müzelerde birkaç eserini hayranlıkla seyretmiştim.

"Bathing at Asnières", "Sunday Afternoon on the Island of La Grande Jatte" ve "The Circus" en çok bilinen eserlerinden.

10 yorum:

  1. ne guzel bir hediye!
    iyi yapmissin ekmekcikizcigim paylasmakla; arada bekleriz daha takvim yapraklarindan.
    Ps: ben de bicak sirti izlemeye basladim, cidden cok kaliteli bir dizi!

    YanıtlaSil
  2. Oğlunu öpüyorum EkmekçiÇız

    Ne ince bir erkek olacak.Aslanım!

    "EkmekçiÇız" bir hata değildir!
    Nedeni için blogunuzun ayarlarıyla oynamayıp gelip yorumunuza yapılan cevabınıza bakınız.

    YanıtlaSil
  3. Böceğim,

    Ben de paylaşmak için bahaneye bakıyorum, zaten. Sahiden sanat galerisi gibi, sadece resim değil bazı heykellerin de resmi var. Davet olunca daha da iyi.:))

    "Bıçak Sırtı" ilginç bir dönemece girdi. Gerçi geçen hafta tembellik edip yeni bölüm yerine toplama bölüm yayınladılar, ama, gerçek son bölüm çok heyecanlı idi.
    Pazartesi, bizim kızlarla mesajlaşırken sana da mesaj gönderebilsem keşke, eğlenceli oluyor.
    :)

    YanıtlaSil
  4. Biyocuğum,

    Oğlum bir "aslan" burcudur. Onun da etkisi olsa gerek. Doğrusu onunyaşında bir delikanlıdan beklenecek sıradan bir davranış değil; gerçekten ince düşüncelidir.:))

    "Çız" durumlarına gelince, çok mutlu oldum, gönlünce çızabilirsin.
    :)

    YanıtlaSil
  5. Gerçekten de nefis bir hediye. Güle güle kullan, beğene beğene bak bütün resimlere:) Oğulkuşunu da öp. (Yüzü gözümün önünde; ben o zaman da söylemiştim ne kadar hisli olduğunu. Kaç erkek çocuk böyle hediye seçebilir ki?)

    marruu

    YanıtlaSil
  6. bu müzede ne hoş resimler var da ben değerini bilmiyorum. yarın bitecek bir edward hopper sergisi var ama gitmeyi düşündüğüm.

    YanıtlaSil
  7. Misocuğum,

    Senin hislerinin derinliğine de tanıklık etmiş oluyoruz, bu bilme durumu karşısında. Sağolasın.:))
    Gerçekten ince ve düşüncelidir.
    :)

    YanıtlaSil
  8. Simon,

    Edward Hopper'ı kaçırmamaya niyetlenmen çok hoş.:)
    Hem zaten Hopper o diyarın insanı, kaçsa da bir yerlerde yakalanabilir.
    Asıl, müzenin empresyonistler kolleksiyonu iyi, sanırım.
    :)

    YanıtlaSil
  9. amaaan anneee, tamam sonuc muhtesem ama bunlar da hafif catlak ya, kim ugrasir puan puan puan bi puan daha ana dur gidiim bi puan daha atiim de geliim, oooyyyooyyy..hayıl, kopipeyst falan da yok!
    oglunun 'rafine' zevklerinin olmasi neden beni hic sasirtmadi ekmekcikizciim?

    YanıtlaSil
  10. Çobancım,

    Sahiden çok güzel tablolar, puan puancıların işleri. Bir de kocamanlar ki! Puan puantiye.:)

    Son iltifat için, teşekkürler.:))

    YanıtlaSil

Hoşgeldiniz!