Cuma, Ocak 14, 2011

Bugün trene binip yola çıksaydık... Hava aynı hava da, yol aynı mı? Deyin hele bi yol, nereye uzanırdı sizin tren yolunuz?

27 yorum:

  1. Şiire:)
    'İki rayı gibiyiz
    Bir tren yolunun
    Yakın olması
    Neyi değiştirir
    Son istasyonun'

    YanıtlaSil
  2. Çoooookkk uzaklara...

    YanıtlaSil
  3. bu bana sorulur mu? tabi ki ankara :)

    YanıtlaSil
  4. Gitmek yeterdi bana sanıyorum. Nereye olduğunu önemsemeden gitmek gitmek gitmek...

    YanıtlaSil
  5. hiç yakınlaşmıyor ay
    raylar koştukça
    ısrar ediyor uzaklığında.

    hiç yakınlaşmıyor raylar birbirine,
    yol bitse de
    ayrı kalacak yolu bitiren bu ayrılık...

    ben gibi ray
    sen gibi ay...

    d..f..

    iyi akşamlar diliyorum...

    YanıtlaSil
  6. belki de en iyisi bilmemek varılacak noktayı...

    YanıtlaSil
  7. Ben de İstanbul'a, sonra Aslı'nın treniyle aynı istasyonda durunca birbirimizi pencereden görüp iner, istasyon büfesinde çay içtikten sonra geri dönerdik, o İstanbul'a, ben Ankara'ya. Maksadımız görüşmek değil miydi zaten:)))
    Yalnız bir sorun var, Aslııı benim yakamda kırmızı karanfil olcak oradan tanırsın, sen de saçına mor kurdele tak:))

    YanıtlaSil
  8. Ebrucuğum,
    Biliyor musun bir tren yolunun iki rayı gibi olmak, sevgilisi olan için aslında hiç kavuşamamak demek. Hep yanyana uzanıp, hiç birbirine dokunamamak...
    Şair biliyormuş; son istasyon yakın olsa da kavuşulamayacak!

    YanıtlaSil
  9. Arseliceciğim,
    Fotoğraftaki rayların ufka doğru uzanması bende de aynı uzaklara gitmek çağrışımını yaptı.

    YanıtlaSil
  10. Şulem,
    Ankara'ya iyi ki trenle de gidilebiliyor.
    Bizi de götürsene!?
    :)

    YanıtlaSil
  11. Kediciğim,
    Evet, uzayıp giden tren yollarının ve kulağımızı dolduran demir tekerlek tıkırtısının biteviyeliğinin böyle bir etki yarattığını düşünüyorum:
    Gitmek gitmek gitmek...

    YanıtlaSil
  12. Fatmacığım,
    Manzara sana ilham vermiş, ne güzel!
    :)
    Fakat bir kavuşamama hali olması güzel değil. :(

    YanıtlaSil
  13. Gugukcuğum,
    Varılacak noktayı bilsek de, bu defa yeni bir varma noktası belirleyebiliriz, değil mi?
    İş ki yeni yollara hevesimiz hiç bitmesin.
    :)

    YanıtlaSil
  14. Aslım,
    Gidiciiz hayvanım, gidiciiz! Sömestre ne dersin?
    Hıı?
    :)

    YanıtlaSil
  15. Fundacım,
    Neden "ah bu sen"?
    Tabii ki İstanbul olacak o yolun ucundaki. Tadını aldın bir kez, efsunu seni de sardı İstanbul'un onsuz olur mu? :))
    Gel! :)

    YanıtlaSil
  16. Leylaam,
    Hayır, plan şu:
    Biz Aslım ve Şulem'le Ankara'ya geliyoruz, sen bizi orada karşılayıp, kentinizin güzide yerlerinde çayımızı, kahvemizi içiriyorsun. Sonra hep birlikte trene atlayıp İstanbul'a geliyoruz, bu defa Boğaz civarında balık ekmek yiyoruz, ya da Vefa'da boza içiyoruz, olmadı Sultanahmet'te simit-çay şeysi yapıyoruz.
    Nasıl plan?
    :))

    YanıtlaSil
  17. ehehhe, ben sanki leylaaamı şimdi sokakta görsem tanırım gibi geliyor. pozitif pozitif bööle. hafif gülümseyen bir ifadeyle gezen bir kadın (içten içe etrafla dalga geçtiği için). sömestr ankara'sı hayatımda duyduğum en iyi şey. bu hafta içinde organizasyona başlayayım ben.

    YanıtlaSil
  18. Benimki İzmir'e giderdi. Çıtır çıtır yana şöminenin sıcaklığında sevilen bir kuytuda keyif uykusu uyumaya...

    YanıtlaSil
  19. Eneee (Bu anaaanın Antalyalıcası) gızlar yaşasın, sahiden geliyonuz mu Ankara'ya, pek yahşi olur pek:)
    Vallah gezerik, tozarık, çay, kahve, gazoz, ayran, boza ve dahi salep içerik, herkese benden bi Lezzo yaparık, ne gözel ne gözel...
    Dönüş kısmında size uyamam ama devamını yaza getiririm, biliyosun Ekmekçim kocaman bir organizasyonun baş karakter oyuncusuyum bu aralar:))

    YanıtlaSil
  20. Aslım,
    Çalış bakalım da ver raporunu!
    :))

    YanıtlaSil
  21. Komşum,
    Şahane bir proje valla, değerlendirelim, onu da!
    :))

    YanıtlaSil
  22. Leylağım,
    Başkarakterim,
    Kolay gelsin sana, gelip bi ucundan dutarıh biz de!
    :))

    YanıtlaSil
  23. Tolga,
    Paris mi?
    Şahane derim!
    :))

    YanıtlaSil

Hoşgeldiniz!