"...hem de ne sis! sabah deniz otobüsü bile çalışmadı. öğlende biraz açılır gibi oldu, kabataş'a geçtim, büroya gittim.
derken iki saat sonra sis yeniden kalın bir yorgan kıvamına gelmeye başladı. hemen çıktım, metro, metrobüs, metro yapıp eve ulaştım.
ertesi sabah, günlük güneşlik bir sabaha uyandık. sanki dün hiç olmamış gibi..."
yukarıdaki satırlar, tamı tamamına 6 sene öncesinden, 2014 yılının 19 şubat gününden.
bugün sisle uyanınca aklıma geldi, eski fotoğrafları buldum.
evet doğru hatırlamışım, o gün kabataş iskelesinde bir fotoğraf çekmişim.
sahiden göz gözü görmez bir sis olmuştu.
derken, arkadaşlarımdan birisi beş sene öncesine ait bir fotoğraf gönderdi, bembeyaz karlar içinde çocuklar gibi şen!
2015 yılında bu defa bir gün öncesi 18 şubat'ta istanbul yoğun kar örtüsü altındaydı. beyaz örtü bir önceki seneki gibi sadece havada değil, aynı zamanda yerdeydi.
17 şubat'tan başlayarak, iki üç gün aralıklarla kar yağmış, okullar tatil olmuş, işe gidememiştik.
ondan beri kaç sene oldu, istanbul'da öyle bol kar göremedik.
yarın cemre günü, 1. cemre düşecek.
cemre günlerinde ilginç hava olayları olur, genellikle. bu defa sisli hava düştü payımıza.
Aynen kaç senedir doğru düzgün kar görmüyoruz birde sağa sola yağıp soğunuğunu bize gönderiyor ya bari karda gelse çekelim ama boştan yere sis pus soğuk olmaz böyle :) kaleminize sağlık takibe aldım
YanıtlaSilÖzledim İstanbul'u da sizi de :)
YanıtlaSilHürPost hoşgeldiniz,
YanıtlaSilDiyorsunuz ki, madem hava soğuk hiç değilse kar yağsın üşüdüğümüze değsin!
Haklısınız. :)
Elifciğim,
YanıtlaSilBiz ve İstanbul da seni özledik. :)
Bahara az kaldı, gel sen yine, bekliyoruz.
Kucaklıyorum.
İstanbul'u özledim sanırım, fotoğraf paylaşmanız çok hoş :) çocukluğum gibi kar görmedim başka... :)
YanıtlaSilSevgili Entlovin,
YanıtlaSilKar bu sene yağmayacak, sanıyorum, ne yazık...