Başlığı attım atmasına da gündönümü üzerinden iki gün geçti bile.
Bu ay Ekmekcikız'ı fazlasıyla boşlamışım, zevahiri kurtarmak için bile olsa bir post girmeliyim, kendisine ayıp olacak yoksa...
Efendim, Eylül başında tatildir denizdir dedim, hovardalık ettim.
Sonra İstanbul'a geldim iş güç, meşguliyetler, sarı yazdan sombahara geçiş derken günler akıp gitmekte.
Öyle ki atkestaneleri erkenden meyve dökmeye başlamış, her sene avuç avuç toplarken bu sene üç tane ancak buldum.
Bu sene de böyleymiş, günlerin akışı izlemek gerekiyormuş, demekten başka çıkar yol göremiyorum.
Bir soru size:
Portatif park sandalyelerinizi nasıl saklarsınız?
Ya da portatif sandalyeler park edilmeli mi?
Not:
Fotoğrafı gündönümü saatlerinde Bostancı'daki sahil parkının otopark girişindeki bisiklet parkında çektim.
ay evet at kestaneleri için erken değil mi? ben 4-5 tane topladım tabii marmaray'a giderken geçenlerde :)
YanıtlaSilErken bence, Ekim başı normal aslında. Bu sene her ağaç normale göre erkenciydi, meyveler erken oldu, at kestaneleri de o eğilime uydu sanırım.
SilAt kestanelerini neden topluyorsunuz acaba merak ettim?:)
YanıtlaSilBildiğim kadarıyla, çekmecelere birer tane koyduğunuzda böcekleri uzaklaştırır derler.
SilBirer tane de çantanıza atarsanız bereketve şans dilersiniz.
Benim için at kestanesi toplamak bir çeşit sonbahar ritüeli. :))
Ben bu at kestanelerinden neler çektim desem. Oğlum küçükken sultanahmete giderdi babasıyla poşet poşet toplayıp getirip balkona leğen içine doldururdu hoşuna gidiyor diye ses çıkarmıyorduk sonunda eve küçük uçan birşeyler doldu onlardan geldiğini anlayınca atmamıza izin verdide kurtulduk. Hülya
YanıtlaSilLeğenle toplanınca böcek uzaklaştırmak amacı böcek toplamak becerisiyle yer değiştirmiş gibi gözüküyor. :))
SilYukarıdaki yorumda yazdım, çekmecelere birer tane koymak böcek uzaklaştırır derler. :)
Geçen oğluma botanik park a gidelim sonbahar tam mevsimi dedim ne dese beğenirsiniz at kestaneleri de oldu mu, gidip bir poşet toplayacağız yine belli ki sonra onları eve taşıyıp saksılara koyacağım en nihayetinde de döngü bizde böyle işliyor. sandalyelerim bagajda her yere yanımda geliyorlar mecburen bir de kutum var içinde çeker kahve ve bardak olan sıcak su bulacak kadar şanslı isem kahve de yapıyorum parklarda beklerken güzel oluyor
YanıtlaSilOğlunuzun mevsim ve bitki bağlantısını kurmuş olması çok hoş. :)
SilArabanız olduğu için, portatif sandalyeleri bagajda taşımak en mantıklısı. Bisiklet parkına sandalye bağlayanlar, sanırım ki yakında oturup parka oyurmaya gelenlerden olmalı. Sonunda getirip götürmeye üşenmişler ve bisiklet yerine zincirlemişler. :))
Benim zor bir günümde, yazımı ilk kez yorumlara bile kapamışken "geçmiş olsun" diyen Ekmekçi Kız'ı unutabilir miyim ? Acaba döndü mü, ne yazmış diyerek tekrar uğradığımda "Gündönümü" nden beri yazmadığını gördüm, merak da ettim doğrusu.
YanıtlaSilAma iyi ki uğramışım; At kestanesi bitkisinin bir özelliğini de öğrenmiş oldum. Teşekkürler.
Bu bilgiyi sevdiklerime aktarmak istedim ama acaba ileti köşesini ben mi göremedim?
Sevgiyle, sağlık ve mutluluk dilekleriyle.
Sevgili Makbule Hanım,
SilEylül ayı ilginçti, ilk yarısı tatilde, ikinci yarısı türlü çeşitli sıkıntı ve stresle geçti, ardından gelen Ekim'in ilk haftası da tuz biber ekti ki beterinden esirgesin diyeyim.
Neyse, şimdi biraz nefeslendim ve Ekmekcikız'a yeni bir yazıyı yazabildim.
İlginiz için çok teşekkür ederim. :)
At kestanesiyle ilgili notu paylaşabilmenizi isterdim, ancak blogumun eski tasarımlı olması söylediğiniz ileti köşesinin olmamasının nedenidir. Belki link vererek ulaştırabilirsiniz.
Sevgiler. :)