Başlıktaki eğlence bu dediğim nedenle, adı çeşit çeşit söylenen bir yemek yaptım bu akşam.
Cumartesi akşamüstü-akşam saatlerini mahalle kasabına bir servet ödedikten sonra, yemek yaparak geçirdim.
Genellikle en üşendiğim yemek köfte yapmaktır. Ne çare, çocukların en sevdiği yemekler köfteli olanlar.
İki defalık kuşbaşı et ve ev döneri yapmak için alınan nuar paketlenip buzluğa yerleştirildi. Sıra saklanmak üzere kavrulacak kıymayı halletmeye geldi. Ardından köfte yapılacak kıyma ayrıldı ve kalan kıymayla sulu köfte yapmaya karar verdim.
Güzel de, ben bu yemeği ya hiç yapmadım, ya da çok önce yapmışım ki, aklımda ölçü mölçü kalmamış.
Annemi aradım.
Canım annem, telefonu ilk açtığında halsizce olan sesi, bana tarif vermeye başladığından itibaren artan bir canlılık kazandı. Yaşı ilerlemiş insanların işe yaradığını hissetmesi, mükafat gibi onlar için.
Tamam anne anladım; yarım kilo kıymaya yarım su bardağı pirinç haşlanacak, maydanoz, tuz, karabiber eklenip, yoğrulacak.
Hıı, köfteleri yuvarlayınca una mı bulayacaktım? Hatırladım, tamam!
Peki, salça, yağ, su anladım; suyu kaynayınca önce köfteler mi patates mi atılacak, içine?
Önden patatesler yani... Olur evet, havuç da koyarım patatesle birlikte.
Terbiyesini bugün mü yapayım? Yarın akşam yenecek nasılsa, o zaman yapsam? İyi, bugün yapayım.
Yarım limon, bir yumurta sarısı. Çırpıp, içine yemek suyundan ekle, altını kapatmadan içine aktar, karıştır.
Tamam anne, biliyorum!
Pişti, tadına baktım, pek güzel becermişim valla!
Evet, mutlaka kusur bulmak gerekiyorsa, annemin pişirdiğinin köfteleri daha ufak olur.
N'apalım canım, dedim ya, köfte yapmak pek o kadar ilgimi çekmiyor, çabucak yapıp bitireyim diye biraz irice yuvarlamış olabilirim, di mi?
Şimdilik şuradaki tarif ve fotoğrafla yetinmenizi rica edeceğim.
Makineden bilgisayara fotoğraf yüklemek konusunda bir düzenleme gerekiyor. Sonra gelecek fotolar.
.
İlk fotoğrafta, irice köfteler pişmeden hemen önce.
İkincisinde, salçalı suda pişen patates ve havuçlara az önce eşlik etmeye başlamışlar, henüz terbiye almamışlar, fakat!
.
Köfte yapmaktan ben de hiç hoşlanmam Ekmekçim, Allahtan evde köfteye bayılan yok. Ama şu tarifini verip pişirdiğin şeyi pek severim. Oğlum küçükken çok yapardım o da pek severdi, oğlan büyüdü sulu köfte bitti, kaç yıldır yapmıyorum ki, oooo çok olmuş. Sen üşenmezsen bunu bir de pirinç yerine köftelik bulgur koyarak dene, pirinci az miktarda suyuna at, aman da aman parmak yenmelik. Hatta suyuna salça da koyabilirsin o zaman. İç anadolu'da öyle yaparlar. Bu annanemin usulü zaten. Yemek yemeyi ve bu yemeği çok severdi. Canı istedi mi "Bi topak köfte döksek de yisek uşaaaak" der, sonra da kolları sıvar, üşenmeden misketten küçük köfteler yapardı. ah canım nur içinde yatsın.
YanıtlaSilYav sabah sabah roman boyutunda yorum yazdım, affola. Hadi kaçtım, afiyetle...
aaa, bak ben de şöyle yaparım. soğan minik minik, pirinç kırık olanından göz kararı, karabiber tuz. yoğur, minik minik yuvarla. bir düz tabağa sepelediğin una at yuvarladığını. yap at, yap at. sonra tencerede su kaynat. tuzsuz yağsız bildiğin su. kaynayınca avucunda silkelediğin köftecikleri at kaynayan suya, bir taşım kaynat, kıs altını. suyu iyice yğunlaşsın ve köfteciklr pişsin. yumurta limon terbiyesi ekle, maydanoz kıy sepele. ama kapatmaya yakınken maydanozu ki, bir güel kokusu kalsın diri diri. azıcık yağda, kızdır kırmızı biberi de cazzz dye boca et. afiyet olsun:)))
YanıtlaSilYaaa canım çekti şimdi geçenlerde yapmıştım ama yine yaparım vallaha. Bizde bu yemeğe "ekşili köfte çorbası" deriz. Çorba dediğime bakmayın ana yemektir bizde. Yanında da marul salatası ve makarna of of yarın ki menü hazır beklerim :)
YanıtlaSilLeylakcığım,
YanıtlaSilYaz sen; ne romanı, süper olmuş yorumun.:))
Bizim ana-baba memleketinde senin dediğin köfteli yemek içine bir de aynı köftenin içli köfte benzerleri konularak yapılır ve adı da "analı kızlı"dır. Nefis olur.
Akşam, annem sulu köfteden yedi ve pek beğendi. Beğenisini, "sana bir kaç Malatya yemeği de öğreteyim bari" diyerek gösterdi.
Yaşadık, anlayacağın!
:)))
Elektracığım,
YanıtlaSilSanırım, yemeğin adının sulu mu, ekşili mi, terbiyeli mi olduğu bu suyunun salçalı, limonlu, ya da unlu yumurtalı yapılmasıyla belirleniyor.
Artık annemin beğenisini de aldığıma göre, bir daha sefere senin usulünü deneyeyim.
:))
Şeniz merhaba,
YanıtlaSil:))
İnternette arar tararken, bu sözettiğin isme de rastladım.
Yerken ben de yanına marul salatası yaptım, çok yakıştı sahiden.
:))
Muhamet Isa askina biliyorum cok farkli ve guzel bir formda vermissin tarifi ama benim de anlayabilecegim bir sekilde (ayni acemi birinin takip edebilecegi bir bicimde)tarif eder misin? Yarin yapayim. Agzimin sulari akiyor resmen...
YanıtlaSilPekala, Eleştirel!
YanıtlaSilBir şartla, yapıp sonucu bildireceksin.
:))
Yalnız, uzun oldu, yorum yetmedi.
Mecburen ayrı bir yazı oldu.
Bknz.
http://ekmekcikiz.blogspot.com/2010/02/bir-kez-daha-sulu-kofte-huzurlarinizda.html
Il semble que vous soyez un expert dans ce domaine, vos remarques sont tres interessantes, merci.
YanıtlaSil- Daniel
I'm very impressed.
YanıtlaSilMerci Daniel!
:))