Geldik Haziran'a ve geldik yaz mevsimine.
Herşey birdenbire hızlandı; günlük olaylar, hayat yolundaki değişiklikler, hava sıcaklığı...
Oysa daha iki üç gün önce sabah buz gibi bir poyraz ardından gün boyu yağmurla "kış mı geldi?" endişesine kapılmıştık.
Bu fotoğraflar o yağmur gününden.
Manzaraya gelince...
Nerdeyse 30 seneden fazla zamandır görürüm şehri bu açıdan.
Her defasında yine şaşırarak bakarım, bazen güneş değiştirir onu, bazen rüzgar, bazen yağmur...
Şehrin yeni yeni binlerce yapısının eklenmesi bir yana, sanki insan kalabalığı bu kadar uzaktan bile görülebiliyor.
Çok uzun olmayan bir süre sonra şehri bu açıdan göremeyeceğim artık.
Haftanın dört beş günü gördüğüm bu yere gelmeyeceğim artık.
Hayat nereye sürükler, hangi açılardan hangi manzaralara bakarım, henüz bilmiyorum.
Diliyorum ki en az bu kadar bakmakla doyulmayacak, göz alınamayacak kadar güzel olsun.
Olsun tebdili mekanda hayra alamet vardır.
YanıtlaSilKüçük Mucizelerim,
YanıtlaSilBen de öyle umuyorum. :)
o manzara senin içine işlemiştir çoktan hayatım...nereye gidersen git, aklında olacak...
YanıtlaSilsen tanıdığım en müthiş kadınlardan birisin malum. eminim, istanbul sana farklı açılardan müthiş güzellikler sunmaya devam edecek. Görmesini bildiğini o da biliyor zira :)
Şulem,
YanıtlaSilBuraya son zamanlarda sadece arada sırada uğramak beni üzüyor, ne yazık ki bloglardan uzaklaştık iyice.
Yine de uğradıkça senin yorumunu görmek beni çok mutlu ediyor.
Teşekkür ediyorum, blogdostum, canım arkadaşım.
Cesaretlendirdiğin için ayrıca teşekkür ediyorum. :)
çok teşekkür ederim
YanıtlaSilLa Tahzen,
YanıtlaSilRica ederim.