Şimdi de İtalyanca'ya mı başladı, nedir?
Değil efendim!
Şudur açıklaması ya da bilimsel sınıflandırması:
Alem: Animalia
Şube: Chordata
Sınıf: Aves
Takım: Ciconiiformes
Familya: Ciconiidae
Yanisi akleylek, hacıleylek, daha kısası leylek.
Hani şu baharın ilk günleri sıcak Kuzey Afrika ülkelerinden Avrupa'ya giderken gökyüzümüzden geçen, daha sonraki kafileleri Anadolu topraklarında kalan baharın, yazın müjdecisi göçmen kuş.
Benim en sevdiğim tarafları nedir bilir misiniz?
Baharda havada leylek görenin o sene çok gezeceğine inanılır ya, işte bu iyi dileğe bayılırım.
Veee, evvet!
Söylemezsem çatlayacağım.
Bugün havada bir leylek sürüsü gördüm!
Geliyorlar mıydı, geçiyorlar mıydı?
Bilmiyorum.
Önce, gözlerime inanamadım.
Sonra bir çığlık atıp, Evliya Çelebi misali güzel seyahatler diledim.
Bakalım, göreceğiz.
Aaaa ne güzel olmuş. dilerim çok güzel geziler yaparsın bu yıl.
YanıtlaSilben de pazartesi yunuslar gördüm karşıya geçerken. mavi yolculuğa mı çıkıcam bu sene acep?
ekmekci kız,
YanıtlaSildilerim çok gezmeli bir yıl olur da, sayfandan okuruz gittiğin yerleri. bana bu aralar pek seyahat görünmüyor, nisan sonu ankara var, bir de bir fırsatını bulursam eskişehir'e gitmek istiyorum.
leylek görmenin seyahatle ilişkilendirilmesi bize özgü sanırım, internette şöyle bir baktım da leylekle ilgili olarak seyahat bahsi geçmiyor. daha çok, bebekleri leyleklerin getirdiği masalı üzerinde durulmuş. katı Victoria döneminde, yetişkinler çocukların "ben nasıl oldum?" sorusunu geçiştirmek için "seni leylekler getirdi" diye kestirip atmasıyla, leylekler bebeklerin dünyaya gelişinin sembolü olarak anılır olmuş. hatta yeni doğan bebeklerin gözkapağında, gözlerinin arasında, üst dudağında veya ensesinde çıkan minik pembe-kırmızı beneklere "leylek ısırığı" denirmiş. bunlar da aslında, gelişmekte olan damarların yol açtığı ve kısa sürede geçen kızarıklıklarmış. bir evin bacasına leylek yuva yaptıgında, o evde yakın zamanda bir bebek dünyaya geleceğine inanılırmış.
mitolojide de sık geçiyor leylekler ama uzatmiyim şimdi.
sevgiler
Bizim için de gez bari, olur mu :)
YanıtlaSilŞulecim,
YanıtlaSilAh ne güzel olur, bir mavi yolculuk!:)
İşte, benim leylekler ve senin yunuslar birleşsin ve seni mavi gezmelere götürsün, dilerim.
:))
Neocuğum,
YanıtlaSilLeyleklerden sözederken, yazıda bir paragrafı italik yazıp oraya link bağlamıştım, orada da uzun uzun çocukları leylek getirmesi efsanesinden sözediliyor.
Gezme meselesi, bizim bir iyi dileğimiz olsa gerek.
Küçükken, leylek görünce saçımızı çekiştirirdik, çabuk çabuk uzasın diye. Bir de bunu hatırladım.
:)
Deliciğim,
YanıtlaSilİnan, okullar açıldığından beri yaptığım tek yolculuk, kıta aşırı işe gidip gelmek, bırak uzağı, adaya (hani şu Prens adaları, burnumuzun dibi yani) bile gidemedim.
O nedenle olsa gerek, leylek sürüsünü görünce heyecanlandım, gezi düşledim.
Sizin için de gezeyim, olur; ama, siz de kendiniz için gezersiniz bu sene, bebeniz yakında yaşını dolduracak, di mi?
:-))
Elektra kızacak şimdi ama ben çok severim kuşları. :)) Leylekleri de öyle. Hep dokunmak isterim kuşlara, özellikle de boyunlarına ve göğüs kafeslerine. Ne asil hayvanlar bunlar yahu. Beni de al, beni de al, sonra yükseklik korkum nüksetsin, kanatlarındayken kalp krizinden öleyim :)
YanıtlaSilmarruu
Evet, şurda aramızda kaynatıyoruz, itiraf edeyim ben de kuşları severim, Misocum.:)
YanıtlaSilBu hacıleylekler tam altı hafta hiç durmadan uçuyorlarmış, delice bir iş. Okyanus geçen albatroslar konusuna hiç girmiyorum, inanması çok zor onların yaptıklarına.
:)
Ben bu sene henuz havada leylek gormedim ama sayende fotograflarini goruyorum! Acaba ne demektir? :oP
YanıtlaSilwww.elifsavas.com/blog
Uçan leylek olduklarına göre, fotoğrafı da iyi bir şeydir... diye bir inci söylemiş olayım.
YanıtlaSil:))
Bir de yazın adaya kadar geleceksen, zaten leylek sürüsü görmüşsün demektir, Elifcim.
:)