NOHUTLU PİLAV*

Sevgili arkadaşıma hafta sonu ne yemekler yaptım, uzun uzun anlatmışım mektupta. "K.F.C. kurabiyesi yaptım, nohutlu pilav yaptım, portakallı kek yaptım" diye ballandıra ballandıra...

Ne yapsın? "Şu nohutlu pilavı nasıl yapıyorsun" diye sordu. 

Cevabını sizinle de  paylaşayım:

nohutlu pilavı bir beyaz bir kırmızı yaparım. beyazı pirinçli, kırmızısı bulgurludur.

en sık yaptığım şekli, tavuklu ve pirinçlidir. bütün tavuğu haşladığım zamanlar bu pilavdan yaparım genellikle. 

haşlanmış tavukları didikleyip, beyaz etli kısımlarını sandviç yapmak için ayırıyorum, kalanı pilavın hakkı...

bir orta boy soğanı piyaz soğanı gibi doğrayıp, biraz zeytinyağında öldürüyorum. sıcak suda bekletilip yıkanmış iki su bardağı pirinci, soğanlara ekleyip kavuruyorum. 

önce dört su bardağı su ya da tavuğu haşladığım suyu çorba yapmadıysam, yarı yarıya tavuk suyunu ekliyorum.

buzlukta tutuğum haşlanmış nohutlardan iki su bardağı kadar (yoksa, hazır haşlanmış konserve nohut da olur) kaynayan suya koyuyorum. hemen ardından didiklenmiş tavukları ekliyorum. (istersen bu aşamada biraz tereyağı da ekleyebilirsin.)

sonrası  bildiğin pilav pişirme usulüyle, suyunu çektirip, dinlendirip, çoluk çocuk oturup, bir koca çanak salata eşliğinde afiyetle yemeye kalıyor.

diğer nohutlu pilav ise, bulgurlu olanı.

kuşbaşı dana etini soğan, kırmızı ve yeşil  biber ve mevsimine göre domates ya da salçası ile pişiriyorum. 

yine haşlanmış nohutlar çıkıyor dolaptan. 

bu defa iri bulguru etli, nohutlu  karışımla pişiriyorum. pirince alternatif olarak bulgurlu etli olanı hararetle öneririm.

etli nohutlu pilavın yanına ne yakışır dersen, turşu ve ayranı tek geçerim.

*fotoğraf istemeyin şimdi.

yedik bitti.

gelecek defa pişirdiğimde söz!