2016 için Gündökümü Denemesi

Nerdeyse bir saat oldu, blogda Aralık ayında yazdığım eski yılın muhasebesi ve yeni yıldan dilekler yazılarına okuyorum.
Bu arada şaşkınlıkla farkettim ki, blogum on yaşını doldurmuş ve ben bu gerçeği ancak şu anda idrak ediyorum! Pes diyorum kendime, bu önemli zaman dönümünü böyle atlayabildiğim için.
Neyse artık, olmuş bi kere...

Şimdi gelelim konumuza, gündökümüne...
2016 genel olarak sıkıntılı anılar bırakan bir seneydi. Onun dışındaki özelliği ise  kişisel tarihimin dönemeç yıllarından biri yaşamam oldu.

Yeni yıla kar fırtınasıyla kesilen yollar nedeniyle bütün yılbaşı programlarını değiştirmiş olarak girdik, nasıl başlarsan öyle devam eder derler ya, tam da öyle oldu. Yıl boyunca önceden planladığım şeyleri yapamadım ve zaten pek de bir şey planlayamadım. Daha çok, eskiyi derleme toplama, bitirme  ve yeniye yer açma üzerine  uğraşılarla geçti zaman.

Kızım ders çalıştı yıl boyunca, liseyi bitirdi ve istediği üniversitenin istediği fakültesine girdi.
Oğlum ders çalıştı yıl boyunca üniversite eğitimi bitti, yüksek lisansa başladı.
İkisinin de önemli adımlarıydı, gönüllerine göre devam etmesi dileğindeyim.

Benim için yılın en önemlisi, büroyu tasfiye etmemiz ve emekli olmaya karar vermemdi. Yorucu bir süreçti, fiziksel olarak da ruhsal olarak da zor bir dönemdi, iyilikle bitti. 

Bu sene sadece üç günlük bir deniz tatiline gidebildim. Kısa ama unutulmaz. Olympos!
İki gün de çocuklarla İznik'te eski günleri yadettik. 
Demiştim, bu sene bütün planlar berhava oldu diye, mavi yolculuk da buna dahil. Öyle bir gün seçmişiz ki, tatil iptal oldu! Darbe girişimi  sonucu hayat durdu...
Ne denir ki? Kısmet.

Rica ediyorum 2017,  bu sene tatil planlarım gerçekleşsin, lütfen.
Bir de  tüm sevdiklerimle beraber sevgi, sağlık, barış, neş'e dolu günler yaşayayım, yaşayalım.
Evet, lütfen.

Aralık ayında soğuk ve sulu kar atıştıran bir akşam Karaköy'den Kadıköy'e geçen bir vapurdan, karşı yönde giden başka bir vapur
En sevdiğim İstanbul anlarından biri...