Şimdi hiç yapmadığım bir şeyi yapıp, görmediğim bir film ve okumadığım bir kitap hakkında yazacağım.
Mecburen.
Anlayacaksınız.
Konu şu:
"Annesiyle birlikte Phoenix’te yaşayan Isabelle “Bella” Swan, annesinin başka bir adamla evlenmesi üzerine babasının yanına Washington’ın Fork kasabasına taşınır. Edward ise, küçük kasabasında yıllardan beri ailesiyle yaşayan bir vampirdir. Uzun süre vampir kimliklerini saklamış olan aile, insan kanı içmeden, insanlara zarar vermeden sakin bir hayat sürmektedirler.
Yeni başladığı okulunda tanıştığı Edward’a aşık olan Bella, bir süre sonra Edward’ın vampir olduğunu öğrenmesine rağmen ondan vazgeçemez. İkili arasında tehlikeli ve tutkulu bir ilişki başlar. Çok geçmeden ortaya çıkan Cullens Ailesi’nin düşmanları Edward’ın zayıf noktasına saldıracaktır, yani Bella’ya."
Ne kadar da Romeo ve Jülyet değil mi?
Ev-vet!
Dolayısıyla, büt-tün ergen kızlarımızın derdi gücü, şu sıralar Alacakaranlık/Twilight filmi ve de kitapları. İlk kitabın filmi çekildi, sırada 2. ve 3. filmler var, bir yandan da 4. kitap yazılıyor.
Yazarı Stephenie Meyer hakkında bilgi için bir tık buraya, lütfen.
Benim bu "Edward" hallerinden haberdar oluşum, yeğenimin elindeki tuğla kalınlığındaki romanın gece gündüz nefessiz okunduğunu görmekle başladı. "Film gelmeden kitapları bitireceğim" iddiası da yanında. Valla, bitirdi de.
Filme ilk başladığı gün gidildi, bugün de ikinci kez.
Her esen ergen rüzgarından hiç sektirmeden yel alan çiçekkızım da filmi gördü, bugün. O da yine görecekmiş, hayatta gördüğü ennn güzel filmmiş. Hatta, kitabını da alıp okuyacakmış.
Üstüme iyilik sağlık, kızım kitap okuyacak! Hayırdır!
Bu nasıl bir tutulmaysa, kuzen ve arkadaşla sinemaya buluşmaya kendisini götürecek bir aile efradı bulunamadığı için, dün akşam iki saat boyunca canıma okudu, surat astı.
Sonra neyse, aslan abisi imdadına yetişti, kız arkadaşıyla buluşmasını ertesi güne erteledi, kardeşini sinemaya götürdü.
Yok yok, oğlum Edward tutulmasına garkolmamış. "Woody Allen hazır bir de Scarlett Johansson'u yönetmişken kaçırılır mı" diyerek yan salona atmış, kendini.
Bu defalarca seyredilmeye hazırlanılan film hakkında ise, şurada birşeyler var.
İşte, yarı yıl tatilinin ilk günlerinde durum budur.
Bir adet vampirin aşkıyla yanmaktayız: "Isır beni de Edward!"
Matrak olan ne biliyor musunuz?
Bu vampir vejeteryanmış!
.
Gittik biz. Pek de fena değildi, eli yüzü düzgün bir film sayılabilir. Arkadaşları harıl harıl kitaplarını okurken benimki kitaplara yüz vermedi, filmi de tesadüfen seyrettik.
YanıtlaSilEfenim bu dizinin 4. cildi İngilizce olarak yayınlanmış durumda. Ama henüz Türkçe çevirisi çıkmamış. Senin cadı yeğen bu 4 kitaplık ve yaklaşık 2500 sayfalık seriyi 2.5 hafta da orjinal dilinde okuyarak yeni bir rekorkırdı. Asıl hoş olan küçük cadı ile çiçekkızı "okur" kategorisine sokması. Büyük cadı filmi 3. kez, küçük cadı 2. kez gördü. Yani daha en az 6-7 hakları var. DVD'si çıkınca yandık yani:)
YanıtlaSilMetin Bey,
YanıtlaSilDemek siz de bir ergenin nârına yandınız? :P
Şaka bir yana, tahminim, düzgün bir film olduğuydu. Bu kadar çılgınlık halinde okunan bir kitabın filminin o ilgiyi şaşırtmaması gerekir. Malum, para kazanıyorlar, bu işten.
:))
Demek öyle K.K.cığım,
YanıtlaSilBen aradaki tekrarları atlamışım, anlaşılan.:))
Komik olan şu ki, bu acayip kapasitede çocuklar, böyle acayip gerçek dışı hikayelerin peşinden gidiyorlar. Vejeteryan vampir yaa, komik ötesi!
:)))