Başka iki tanesi, -Anadolu doğumlu onlar- hemen bildi.
Çocukluğumun bahar eğlencelerindendi, taze nohut. Kabuklarını parmaklarımızın arasında sıkıştırıp ses çıkartarak, pıtlata pıtlata yerdik.
Çook yıllar sonra tam bir sene önceki Antakya yolculuğunda yedim. Hadi orada yemek normal de, geçen günkü eski şehir gezisinde yine rastlayınca çok sevinmiştim.
İşte, bu da Sultanahmet meydanına karşı nohut pıtlatan Ekmekçi hanıma dair bir foto.
Biraz meydanın taşı, biraz nohut, biraz yürüyenler, ...
Öyle işte!
.
ah ne çok yerdik eskiden... bir de kavurmuyor muyduk onları, yanlış mı hatırlıyorum yoksa? sıcak sıcak da çok güzel olurdu.
YanıtlaSilPazar günü yedim:)) Teyzem köyden getirmişti İda ya anlata anlata yedik. Hatta mercimek de yerdik dedim çocuk o sert nohutun en baştan öyle olduğunu düşünüyordu.
YanıtlaSilBiz de sobanın üzerinde ılık suda biraz bekletilmiş sonra tuzlanmış nohutu kavurup yerdik.
YanıtlaSilhah, çok yaşa ebru! benim dediğim de oydu. ah olsa da yesek valla.
YanıtlaSilnasıl güzel bir görüntü o. tadını hatırlamaya çalıştım ama ıı :(
YanıtlaSilo sulukta yıkanan kuşları nerden buldun, nasıl güzeller yahu.
vayyyyyyy! çocukluğumu düşürdünüz gene aklıma yav...
YanıtlaSilJoA'cım,
YanıtlaSilTazesini biliyorum da kavurmayı bilmezdim, Ebru ve senin sayende öğrenmiş oldum.
Biz Çorum'a yakın yerlerde de oturduk, nohutun leblebi halinin bin türlüsünü oradan bilirim.
:))
Birde sararmaya yakin olanlarini kozleyip yerseniz tadini unutamszsiniz.
SilGelecek baharda denemeli o vakit. :)
SilEbrucuğum,
YanıtlaSilBak, mercimek dedin aklıma geldi, bakla da böyle yenir tazecik ve pırtlatarak!
:)))
Nalancığım,
YanıtlaSilO kuşlara hayranım ben, yaşama sevinci gibiler değil mi?
:))
Nerden bulduğumu hatırlayamıyorum, büyük ihtimalle hayvanlar ilgili bir foto albümden almışımdır, çekenin affına sığınarak...
:)
Metin Bey,
YanıtlaSilNe mutlu bana!
:))
Çocukluk gibisi var mı yahu?
Olsa da...
Ben bizzat Çorum da yaşadığımdan:) enteresan bir karışımım ben. Babam tunceli annem aslen bursa koca ödemişli doğum yeri çorum ilkokula kadar orada kaldık.
YanıtlaSilAaa! Çok hoş!
YanıtlaSilBen gibi ezginlerdensin. Nohutun da leblebinin de dik âlâsını biliyorsun yani!?
:)
heh:)
YanıtlaSildaha uzar bu hikaye de senin sayfayı sabote etmiş olurum. Kulağımda kürtçe türküler vardır hala babaannem türkçe bilmezdi yaz boyu onunla kalır acayip dil konuşurdum:)
YanıtlaSilBi kerem o "ezgin" deel, "gezgin" olacaktı! :))
YanıtlaSilİkincisi, benim de ilkokulda Kürt arkadaşlarım vardı. Bir - iki kelime kalmış dilimde...
:)
Kaldı ki, ne sabotajı?
YanıtlaSilBurası senin de...
:)
Ekmekçim, bir kocaman ateş yakılır çalı çırpıyla, taze nohutlar bu ateşin üstüne atılır közleşmeye başlayınca. Bir kısmı patlar bir kısmı pörtler. Sonra alırsın çikarırsın kabuğundan yersin. aman da aman ne lezzettir o, adı da "Nohut ütmesi"dir.
YanıtlaSilBabaannemin ruhu şadolsun...
Oo Leylak Dalı başka bi güzelliğe dikkat çekmiş:)) Leylak Dalı ekin ütmesini de bilirsin o zaman. Yeni baş vermiş ekini ateşe tutup yapardı babaannem. Hatta ona bizim oralarda firik (belki yöresel söyleyiştir) de denilir:)
YanıtlaSilçıkmış mı bunlar. yemeye başlayınca duramıyor insan ama.
YanıtlaSilLeylakcığım,
YanıtlaSilBir demet taze nohut nerelere götürdü hepimizi ayrı ayrı!
Bak nunu da duymamıştım, ama, şahane olacağına eminim.
Hımmm!
:))
Hah! İşte bunu bildim Ebru. :))
YanıtlaSilFirik pilavı yapıyorlar, bu isli buğdaylarla. Yemiştim!
:)
Evli Bey,
YanıtlaSilŞu nohutun hikmetine bakar mısınız?
Sizi bile getirmiş buralara...
:))
Çıkmış çıkmş. Yolunuzu Tahtakale'ye düşürüp bir kaç demet kapın, valla!
:)
canim cekti simdi.. Eeee ben nerden bulcaam simdi taze nohutu?
YanıtlaSilHay Allah, tüh!
YanıtlaSilİşte uzaktakileri özendirmek hesapta yoktu. :(
Keşke Meksika'ya yakın olsaydınız, oralarda mutlaka bizimkilere benzer birşeyler vardır.
Ekmekçim, bu yorum hem sana hem Ebru'ya. Ekin ütmesini nasıl bilmem, harika olur, şimdi oluverse de yesek. Aslında buğdayın da tazesi çok güzel olur tıpkı nohut gibi. Çocukluğum bakir bir Yenimahalle'de geçtiği için ekin tarlalarının arasında oynardık biz.(tüh yaşım da çıktı bu arada meydana ;)
YanıtlaSilGününüz güzel olsun ekmekçim, sultanım...
Leylak Dalım,
YanıtlaSilDevletlüm!
:))
Sizin de gününüz bol kahkahalı geçsin, cânım efendim.
:)
estağfurullah da, nohutu görünce işte.
YanıtlaSilIşığı gören geliyor!
YanıtlaSilpardon,
Nohutu gören geliyor!
:))
Ulu manitu aşkına, taze nohutu görünce koşup gelmemek mümkün mü bre Çavdar teyzem!
YanıtlaSilNelere kaadirmiş meğer, bir demet yasemen...
YanıtlaSilAy pardon! Ne demişim?
Bir demet nohut...
;)
Ah be şu anda bu tarz şeyleri bulmak imkansız hele istanbulda daha yeni 19uma girdim daha 13/14 lerimdeyim bu zamanlar istanbulda pazarın çıkışında ufak bir tezagahın başında dünyalar tatlısı nur yüzlü bir nine oturmuş taze nohut satıyor (yeşil nohut/fidik)
YanıtlaSilDementi ne kadar dedim nineye al benden olsun dedi yüzümde tatlı bir tebessüm 3 demet aldım 15 lira verdim şimdi 15 az gelebilir ama o zamanın 100-150 idi
Demetler normalin 2 katı filan 1 demeti tek başıma bitirdim pazardan dönüyorum mahallenin veletleri abi bu ne diyorlar oyurdum köşe taşın başına bir demeti veletlerde bitirdim kalanıda evde anne babamla yedik babam dordu sen nerden buldun bunu mazi açıldı yine geldi geçti aradan 6 yıl hasret kaldım bu lezzete nerden bulayım taze nohut...