22 Haziran'da bir gün önceki üniverite giriş sınavından (ki, bu sene bizim ailede küçük yeğenim sınav maratonu yorgunuydu) kaynaklanan bir kaç not paylaştı.
Şöyle diyor:
"Alan seçimiyle ilgili çok soru alıyorum. Tek bir cümleye indirgeyecek olursam, bu sizin hayatınız, gönlünüzden geçen mesleği seçmek hakkınız."
"Her meslekte başarı, mezun olduğunuz okul kadar daha sonrasında mesleğinize yaptığınız yatırım ve emekle doğru orantılıdır."
" Para kazandıran meslek diye bir şey yoktur, mesleğinden para kazanan insan olabilir ancak."
" Sınavlara ailece birlikte çalışılıp birlikte okul kazanıldığı, çocuğun bireysel haklarının hiçe sayıldığı bu düzende mutlu olabilmek mucize."
" Gençlere söyleyebileceğim, bu sizin hayatınız. 30 yaşınıza gelip de geçmiş yıllarına ağlayacak olan siz olacaksınız başkası değil. Bu sebeple kendi kayıp yıllarının telafisini sizin hayatınızla yapmaya çalışanlara sınır çizin ki siz de aynısını çocuğunuza yapmayın."
" Bir çok ebeveyn kendi kaybettiği yılları çocuğunun hayatında arar... Bir çok çocuğun stres ve baskı altında olmasının temel sebebidir."
Fotoğraf, Kabak Koyu'ndan...
Gökyüzünde ay, jüpiter ve venüsün üçgen şeklinde birbirlerine en yakın konumda oldukları yeni ay gününden...
Ay batmış, jüpiter ve venüs halen görülebiliyor.
Bende o sınavdan geçenlerdenim. Psikolog'un söylediklerine katılıyorum kesinlikle.
YanıtlaSilFakat gerçekten çok zor bir durum. Sınavın zorluğundan şikayet ediyoruz ama bence asıl olay tercihlerde patlak veriyor. Ben kendime adıma konuşmam gerekirse daha bir bölüm seçemedim. Seçtim ama bu "para kazandıran bir meslek" değil. Bakalım ne olacağım :(
Sevgili Kitap Ayracı,
YanıtlaSilPara kazandıran mesleğe değil sevdiğin mesleğe doğru yol
alabiliyorsan, bir süre sonra mutlu bir hayat yaşamaya yetecek parayı da kazanacaksın diye düşünüyorum ve en önemlisi bu fikrin gerçek olmasını ummak istiyorum.
Kolaylıklar diliyorum.