Jay Parini'nin kitabı Borges ve Ben'i aldığımı, beğenerek okuduğumu "Her Güne Üç Güzel Şey"de yazmış, bir iki alıntı yapmış ve zevkle okuyup bitirmiştim.
Kitap kapağında yazılı New Yor Times alıntısını bu satırları yazarken dikkat ettim ve şu nefis tesbite katılıyorum:
"Borges'in zaten hayranı olan okurlar için bu anı-roman, lezzetli bir ziyafet. Henüz okumayanlar içinse pek çok kişinin edebiyata dair düşüncelerini değiştiren bir yazara mükemmel bir giriş kapısı."
Benim için Borges, 2009'da Kum Kitabı'nı okuduğum, öyle fazlaca etkilendiğimi hatırlamadığım ve daha fazla kitabını okumaya biraz da çekindiğim bir yazar(dı).
Aklımda kalan hakkındaki ilginç bilgiler Arjantin Ulusal Kütüphanesi Müdürlüğü yapmış olması ve yaşamının son yıllarına doğru, gençliğinde geçirdiği bir hastalık nedeniyle, yavaş yavaş görmez oluşuydu.
Kitap, Jay Parini'nin 1986 yılında bir sabah Jorge Luis Borges'in ölüm haberini almasıyla başlıyor ve 1970 yılında edebiyat doktorası yapmak ve biraz da Vietnam savaşına asker olarak çağrılmaktan kaçmak için gittiği İskoçya' da karşılaştığı Borges'le ilgili anılarıyla devam ediyor. Bunlar anlatılırken, genç bir yazar adayının günlüğünün başına rehber gibi yazdığı şu cümledeki yazma, büyüme, olgunlaşma sancılarına da tanık oluyoruz.
"Bilinçli bir şekilde yaşamak, yüzünü hayatın yalnızca temel olgularına döndürmek, ölme vakti geldiğinde yaşamamış olduğumu keşfetmektense hayatın öğretmesi gereken şeyi öğrenip öğrenmediğimi görmek."Walden - H. D. Thoreau
Olaylar gelişir, 22 yaşında olan ve genç doktora öğrencisi Parini henüz tanıştığı ve hiç okumadığı ünlü yazar Borges'le birlikte, İskoçya'nın kuzeyine doğru kendi külüstür arabasıyla yola çıkar.
Bir hafta süren yolculuk, hayat gibidir; kazalar, komik olaylar, yolda tanışılan insanlar, hayatın anlamını veren diğer şeylerle doludur. daha fazla anlatmıyorum ve aşağıya kitabın son sayfalarında yer alan satırları ekliyorum.
"Ve yakında toz olacak, ama yine geliriz,Sevdiğim çimenden büyümek için toprağa bırakıyorum kendimi,Beni tekrar istersen tabanlarının altında ara,Pek bilmeyeceksin kim olduğumu ya da sözlerimin anlamını,Yine de sağlıklı olacağım senin için,Ve süzüp lif lif ayıracağım kanını"W. Whitman
Sonraki gün, gidip kitaplıktaki Borges'leri kolaçan ettim, Kum Kitabı'nı okumuştum kesindi, ama Alçaklığın Evrensel Tarihi'nden emin olamadım ve okumaya Kum Kitabı'ndan başladım.
Bu kitap Borges'in son öykü kitabı ve 1975 tarihini taşıyor. Kitap arka kapağında şöyle yazıyor: "Öykülerin otobiyografik ögeleri ağır basarken, hem alabildiğine fantastiktir hem de gelip geçen olaylar üzerine derin düşünceler havası taşır, Borges'in olgunluk çağının en önemli eserlerinden biridir."
Bugünlerde tadını çıkararak Kum Kitabı okuyorum işte.
Borges hakkında ansiklopedik bilgi edinmek isterseniz, buraya bakabilirsiniz.
Yazıyı bölsen de her daim benim için Borges'ten daha önemlisin :)))
YanıtlaSilSerpilciğim,
SilSenin gibi bir kitapseverden bu iltifatı almak paha biçilmez değerde. :)
Kum Kitabı'nı ve Borges'i sevmiştim. Ama hemen içine girip bayıldığım bir tanışıklık değildi. Çaba gerekmişti. Astroloji gözlükleriyle yazmıştım. Aşağıya linkini bırakayım. Sonra bir de Alef'i okudum. Bende kalan en önemli Borges tortusu '...okuduğum kitaplar yarım düzineyi geçmez. Önemli olan okumak değil, yeniden okumaktır' gibi bir alıntıydı Kum Kitabı'ndan. Sonra Alef'i de okudum ama tüm öyküleri bitirmedim sanırım. Yazarlar, kitaplar ve müzikler buluşmaya devam. Sevgiler... :)
YanıtlaSilhttps://mindmills.wordpress.com/2014/11/01/kum-kitabi/
Benim için aradan on sene geçmesi gerekti, Borges'i yeniden elime almak için. İlk okumalarımdan aklımda hiç iz yok, itiraf edeyim. Bu defa, büyük ihtimalle "Borges ve Ben"de çizilen çok başarılı portre ve anlatılan ortam nedeniyle büyük yakınlık hissettim.
SilDevamında Borges'i yeniden okurken bu duygunun çok etkisi oldu. Üstüne şimdi verdiğin linkte senin yazdıkların, okuduklarımla bütünleşti ve aydınlandım. :)
O kadar çok ve derin bilgisi var ki, okuyanın yazarı anlayabilmesi için bunların birazını bilmesi gerekiyor.
Sevgiler benden de. :)
Borges ve Ben ilgimi çekiyor ama okunacak kitaplarım biriktiği için yenisini alamıyorum. Fena halde aklımda:) Sırası gelince artık...
YanıtlaSilAh bu yorum onay beklemiş durmuş, pardon Sezerciğim.
SilBence sıraya girerse ve zamanı gelince okunursa keyif verecek bir kitap. :)