Bütün isteğim şarkıdaki gibi uyku değildi, esasen. Denize bakmak, yeşilin canlanmasına, çiçeklerin coşkusuna tanık olmak, bir kaç dost yüzü görmek, sohbet muhabbet etmekti.
Bu akşamüstü mesela, Bodrum kalesini denizin kenarında oturarak izlerken, M.ciğim ve D.ciğimle tatlı tatlı sohbet ettik, tatil planları (yaptik, diyemiyorum) hayal ettik.
Bu sene jakarandalar öyle bol öyle canlı açmışlar ki sanki onları bu mevsim ilk kez görüyor gibiyim.
Gelincik göremedim diye üzülüyordum, önüme çıkıverdiler. Hem de kaldırımda bile varlar.
Bodrum'da dağ taş yine inşaat, bakalım ne zaman tüm topraklar binayla kaplanacak demek istemiyorum.
Keşke bu yarımada bu kadar cazip olmasa ve keşke elbirliğiyle canına okumasak...
Oysa ne güzel bir köydü:)
YanıtlaSilDeğil mi? Şimdi köy irisi bile değil, artık tüm yarımadayı kapladılar...
SilMaalesef; rantçılar ülkedeki tüm güzellikleri yok etmeye ant içmiş :(
YanıtlaSilRantçılar özellikle betonsever rantçılar, ne yazık ki kararlı. :(
Siloh mis, dost sohbeti hele de deniz kıyısındaysa yapılırsa iyileştiricidir demiş atalarımız :)
YanıtlaSilgelincikler ne muhteşem güzellikteler. ben de geçenlerde bizim kampüste bir betonun dibinde açtıklarını görüp mest oldum
Atalarımız pek güzel söylemişler. :))
SilGelincik tarlada değil de saçma yerlerde çıkanca daha mı güzel görünüyor nedir? :)