Günler birbirini kovalıyor, ekinoks geçti bile.
Kaç gündür ne yaptım, hatırlayamadım durup düşününce.
Tatil sonrası ilk günler bavul boşalt, yıka kaldır, ev temizle, yiyecek alış verişi yap, yemek yap derken telaş içinde geçti.
Bu hafta bir gün diş hekimi ziyareti vardı. Tatil öncesi kırılan bir dişin etraflıca tamir ve bakımı gerekiyordu ve günün yarısını aldı, nerdeyse.
İki gündür bürodan kalma arşiv evrakından bekletme süresi dolanları ayıklama ve imha etme işiyle uğraşıyorum. Bir çeşit ömür törpüsü. Üzerinde çeşitli yazılar, rakamlar olan, eski tarihli yüzlerce sayfa kağıt. Gününde önemli hatta çok çok önemli olan o kağıtlar şimdi küçük parçalar halinde yırtılıp çöpe gidiyor.
Bütün bu işlem biraz hüzün veriyor "boşa mıydı onca çabalama" tarafından bakınca. "Amannn her şey geçici her şey fani zaten" tarafından bakınca daha çok bir çeşit hafifleme duygusu baskın.
Bugün yazdan kalma dedikleri gibi bir gün, sıcak nerdeyse bunalttı. Günler kısaldığı ve güneş artık ışınlarını eğik yolladığı için etkisi çok daha az, haliyle.
Sabah yürüyüş yaparken mahallenin çıkmaz sokaklarından birinde bu ağacı gördüm, yine. Ters dut ya da meyvesiz dut sanırım. Artık çok yaşlanmış, gövdesinin bir kısmı ya kırılmış, ya da fazlaca budanmış. Bir desteğe ihtiyacı olmuş belli ki ve sokağın çıkmaz oluşundan yararlanıp o destek rahatça dikilmiş yanı başına.
Pandeminin ilk günlerinde keşfetmiştim onu. Bugün yanından geçerken, "neden bir fotoğrafını çekmiyorum ki" düşüncesi zihnime takıldı ve işte burada şimdi.
Haydi kalın sağlıcakla.
Tatil dönüşü tam bir çile:) Yıka ,kaldır,yerleştir.Hiç sevmem.Havalar artık tam yürüyüş havası.
YanıtlaSilSevgili Mehtap,
YanıtlaSilBu defa tatil dönüşü daha zor geldi sanki. Aylardır yapılan tek tatil olduğundan mıdır?
Evet, yürüyüş için en keyifli zamanlardayız. :)