Salı, Kasım 09, 2021

Babam...

 ... Almanya'ya giden ortanca dayıma bir fotoğraf makinesi ısmarlamıştı, 66-67 yılları olabilir, makine geldikten sonra her vesileyle fotoğraflarımızı çekerdi. Vesile dediğim, okula başlama, bir başka şehre gezmeye gitme, bayram, doğum günü filan.
Önce siyah beyazdı fotoğraflar, televizyonlar gibi, sonra renkli fotoğraflar çıktı. Çekilen fotoğrafların geriye sarılıp filmin ışık almadan film rulosuna hapsi gerekirdi ki, fotoğrafçı o filmi sağlıklı banyo edebilsin. 
Babam içinde 32-34 film olan, çekilip sonuna gelmiş her  ruloyu sararken  heyecanla başında beklerdim. Fotoğraflar bir zarfın içinde eve geldiğinde, heyecanla açar, neler çekilmiş, güzel çıkmış mı merakla bakardım, bakardık aslında kardeşimle, annemle.
Bir kaç gün içinde babam o fotoğrafların hepsinin arkasına tarih atar, yerini yazardı. Bir süre sonra annem onları albüme yerleştirirdi. 
Yıllar geçti, fotoğraflar çoğaldı, zarflarda birikti. Babamın vefatından sonra bir gün oturup onları albüm haline getirmek istediğimizde pek de zor olmadı, babam hepsinin arkasına tarih yazmıştı. 




Bu fotoğrafın arkasında babamın el yazısıyla "Kasım 1970, Yenişehir" yazıyor. Bir taşın kenarına oturmuşuz, orası kasabanın Baba Sultan parkındaki havuzun kenar taşı. Muhtemelen babam fotoğraf makinesini otomatik çekime ayarladı, koşup aramıza oturdu, klik sesini duyduk, fotoğraf çekildi.

Babam ve kızları.
Kardeşim 7 ben 10 yaşındayız, aslında 6 ve 9'uz, yıl sonunda birer ay arayla öyle olacağız.
Babam 42 yaşında. 
Bu fotoğrafın çekilmesinden 8 sene sonra babam hayata veda etti. Aniden, hiç beklemezken, dünyamızı alt üst eden bir gidiş.

Bugün onun vefatının 43. yıl dönümündeyiz. Kardeşim kızını görmek için yurtdışına giderken tembihledi beni "babama gitmek için beni bekle, tamam mı" dedi. 
Bekliyorum canım, bugün gözpınarlarımdaki hüzün damlacıklarıyla. 

20 yorum:

  1. canım benim, ne güzel gülmüşsünüz objektife, baba ve kızları...Babacığının mekanı cennet olsun. Çok erken olmuş gidişi. Ama ben onları andığımız sürece bizimle olduklarına inanıyorum. Bir yerlerden bizi hissettiklerine, koruduklarına...
    sıkı sıkı sarılıyorum sana.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok erkendi Şuleciğim, öyleymiş kısmet. :((
      Babalarımız rahat uyusunlar, evlatları onları severek andıkça yerlerinde rahat edecekler eminim. :)

      Sil
  2. Işıklar içinde uyusun. Erken vedalar insanı hüzünlendiriyor. Fotoğrafa meraklı olmak siyah beyaz fotolar anılar. Size güzel hatıralar bırakmış. Sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim Çiçekciğim. :)
      Anılarımız güzel, onları sevgiyle andıkça daha güzelleşiyor. :)

      Sil
  3. Huzurla uyusun babacığın, tüm giden babalar, çok erken gitmiş o :(
    Fotoğraflarla ilgili yazdıklarında ne kadar aynıyız,fotoğraf çektirmek, filmin bitmesini beklemek, tabedilip gelsin diye sabırsızlanmak, heyecanla bakmak, albüme koymak. Hala tabettirir ve albümlerim biliyor musun? Arkamdan çocuklar çok kızacaklar bana biriktirdiğim bunca şey için. İyi ki de çekilmiş o fotolar, ne kadar güzel yukarıdaki, ne kadar sevecen ve siz nasıl tatlısınız iki kardeş. Babanın yaşayamadığı günler sizlerin ve evlatlarınızın olsun...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sağol Leylakcığım. Babalarımız yerlerinde rahat uyusunlar, kalbimizde yaşıyorlar. :)
      Fotoğraflar o kadar çok ki, albümlere sığmayanlar kutularda yaşıyorlar. Gerçekten, bizden sonra ne olacak onlara?

      Sil
  4. Gözlerim doldu, ne kadar erken bir gidiş.. Diyemedim bir şey, Allah rahmet eylesin, huzur içinde uyusun..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sağolasın C.ciğim, ne denir ki? Sevgiyle anmaktan başka elden gelen yok. :)

      Sil
  5. Çok erken gitmiş...Çok üzüldüm...Işıklarda uyusun. Ben de Şule gibi gidenleri anmanın onları bir şekilde var etmek olduğuna inanırım. Ve ne güzel anlatmışsın. Eskiden öyle bir ritüel vardı, 24-32'lik filmlerin "bitmesi" diye bir şey vardı, ve özenle sarılırdı, ışık almaması gerekirdi, tab edilmesi birkaç gün sürerdi ve eve zarf içinde gelir, tek tek bakılırdı. Babam benim çektiklerimi kendi götürür ve parasını asla harçlığımdan ödetmezdi. Hepsinin üstüne ışıklar yağsın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Babalarımız ışıklarda uyuyor, biliyoruz biz kalbimizden. :)
      Sahiden eskiden fotoğraf çekmenin, tab ettirmenin, albümlere yerleştirmenin ritüelleri vardı. Anıları böyle biriktirmek onlara önem ve değer katıyordu galiba. :)

      Sil
  6. Sevgili Okul Arkadaşım, kaderlerimiz de aynı. Okurken o kadar hissetim ki duygularınızı... Bir yandan tesellim vardı, kısa duran birlikteliklerin aslında ne kadar uzun olduğu gerçeği... Kız çocukları babayla ilişkilerde biraz daha avantajlı gibi gözükür, daha temaslıdır babadan gelen sevgi... ama babalar vardır ki yıllar yıllar sonra şöyle cümleler yazdırır. "Babam öldüğünde neden bir kez bile aleni bir şekilde sarılmadık diye üzülmüştüm. Çünkü askerdeyken her gece, şu anki yatak odasının olduğu yerdeki oturma odasında kanepeye ters oturup; ayaklarımızı radyatörün üzerine koyup; kardeşlerle birlikte babayla yaptığımız sohbetleri özlerdim. Sonra fark ettim ki, özellikle kendi çocuklarım olduktan sonra, babamla ben o kadar çok sarılmışız ki ... "

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Okul Arkadaşım,
      Sanırım, onları erken kaybetmek bizi çabuk büyüttü belki ama, çok fazla değer de kattı bize diğer yandan.
      Babaya sarılmak onunla yakın zamanlar geçirmek kadar, onun çocuğuna verdiği değeri anımsatan hatıralar da önemli oluyor.
      Babamın bana bisiklet binmeyi öğretmesi, bir otobüs yolculuğunda sorduğum soru üzerine hiç baştan savma cevap vermeyip, bana 19 Mayıs ihtilalini bir güzel anlatması mesela böyle anılar bence.
      Onları sevgiyle anmak, en değerlisi. :)

      Sil
  7. Nur içinde yatsın, mekanı cennet olsun. Çok erkenmiş diye düşündüm de okurken, sonra dedim ki erkeni geçi yok. Hangi yaş olsa erken. Fotoğraflara sarma işi bak iki yazında da karşıma çıktı ve bil bakalım ben bir haftadır neye sardım? Evet, bilgisayarıma attığım fotoğrafları anlamlı klasörlerde toplama işine. Kesin bir nostalji ve bir adet düzenleme gezegeni iş başında :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısın Elektram, evlat tarafından bakınca her yaşta erken. Bizimkine bakınca babam için de erken. :(
      Giden babalar nur içinde uyusun.

      Fotoğraflara ara ara sardırıyor insan, ben epeydir öyle toplu bir bakış işine girmemiştim. Herhalde fotoğraf gezegeni eğleniyordur, bu ara. ;)

      Sil
  8. Allah rahmet eylesin, çok erken ayrılık olmuş, çok çok
    üzüntü verici bir şey bu. yaşayanlar bilir tabi ki ama yine de
    anne-baba değeri öyle büyük ki.
    ne de özenli oluyor büyüklerimiz, tek tek yazılan fotoğraf arkaları. fotoğrafları görmek kadar arkalarında yazılarını da görmek nasıl duygu yüklü olsa gerek..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bize hayat veren canlar onlar, kıymetlilerimiz, her daim. :)

      Eski fotoğrafların hikaye gücü, anlamı daha çok oluyor gibi geliyor bana, şimdiye göre daha sınırlı sayıda çekilirdi, ondan belki de. :)

      Sil
  9. Mekanı cennet olsun. Çok erken yaşta bir kayıp olmuş.
    Fotoğraf mutluluk saçıyor. Hatıralar bazen ne kadar uzakmış, bazen de dünmüş gibi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler Mehtapcığım, öyle maalesef. :(
      Bu fotoğrafı ben de çok seviyorum. Hatıralar onları andıkça yakına geliyor sanki. :)

      Sil
  10. Mekanı cennet olsun, ben de babamı erken kaybettim. Çok güzel bir fotoğraf, paha biçilemez anılar..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler, aynı duygulara aşinayız demek ki. :(
      Fotoğraflar ve bize anımsattıkları çok değerli. :)

      Sil

Hoşgeldiniz!